Kitabıŋı: seniŋ
Kitabını: onuŋ
Peki "ben"?
ben: kendim
beŋ: tende oluşan siyah nokta
bin: binmek eylemi
biŋ: 1000
"en" de ne aŋlıyorsuŋuz?
eŋ: azamiyet, eŋ fazla gibiėŋ: gėŋişlik
don: giysi türü
doŋ: doŋmak eylemi
1928'de hem normal n hem de Ulug Eŋlik ŋ (nazal ŋ) aynı harfle gösterilmeye başlanınca bu durum ortaya çıktı. Ulug Eŋlik ŋ, Göktürkçede de, Uygurcada da, Osmanlıcada da, Asya'daki Türk Cumhuriyetleriniŋ kullandığı Kiril abecesinde de normal n'den ayrı harfle gösterilir. Latin abecemizde normal n ve Ulug Eŋlik ŋ'yi aynı harfle "n" göstermeğe başlayınca Ulug Eŋlik ŋ yazılışını ve sesini kayb ėttik.
Ha bu arada "Tengri" deki ng, n-g şeklinde iki sessiz değildir, Ulug Eŋlik ŋ'dir: Teŋri. Ulug Eŋlik ŋ'yi temsil ėden harfimiz olmadığı üçün ng ile yazıyoruz.
Daha fazla bilgi üçün:
Ya "yėmek" ve "dėmek" fiillerindeki ė, bazen niçin i oluyor? Çünkü bu ė'ler kapalı. Kapalı ė, e-i arasında bir sesdir. 1928'e kadar kapalı ė'yi normal e'den farklı yazıyorduk. Latin harflerine geçince bazen e bazen de i ile yazmağa başladık ve bu sesi de kayb ėttik.
yėmek: yėdi, yėyor (yiyor)
dėmek: dėdi, dėyor (diyor)
Bu don meselesi seksenli yıllarda TRT hava durumu sunucusunu işinden etmişti adam iyi niyetle donsuz geceler yanı buzlanma olmasın manasında bir söz etti tabi bizim milletimiz bunu kötüye çekti çevirdi :) gerçekten de dilimizden düşen harflerin eksikliğini hissediyoruz ben ŋ harfini Köktürkçe de halen beceremiyorum, kapalı e harfinide unutmamak lazım.
YanıtlaSil